Thursday 15 September 2011

El ele ver gidek..

Çocukken kulağımın pek aşina olduğu bir sesti cümbüş sesi. Çok da severmişim o sesi, duymayınca anladım çok eksikliğini. Ankara'da duymaz olmuştum. Sırf bu yüzden oturup kel Ekrem'in sunduğu TRT GAP Diyarbakır çekimlerini izleyip izleyip daha bir özlüyordum Diyarbakır'ı. Bir gün Bedri Ayseli çıkmıştı o programlardan birine. Aman allahım o ne keyifti bana öyle. Cümbüş Diyarbakır müziğinin vazgeçilmezidir, bilenler bilir. Aram Tigran ise o vazgecilmezin vazgeçilmezidir. Annem ve O'nun jenerasyonu bayıla bayıla dinler her duydugunda O'nun bol cümbüş eşlikli parçalarını...



Amerika'da Ermeni komünitesinin en yoğun olduğu yerlerden birinde yaşıyorum aslında. Cümbüş sesine çok uzak değilim belki. De iste bulup keşfetmek lazım. Bunu başka yazılara saklayayım. Ermenilerin ruhlarinin kol gezdigi topraklarda büyümüş, onların taşı taş üstüne koydukları memleketin çocuğu olarak, yaptiklari hemen her ise hayranlığım garip karşılanmaz diye umuyorum. Her ud çalan Ermeniyi uzunca dinleyebilirim misal. Dedim ya bebekken fazla dinletmişler herhalde, kulağa değmiş bir kere! El ele ver gidek püruthanaya da dinlemekten de söylemekten de müthiş keyif aldığım parçalardan biri. Kazancı Bedihle Bedri Ayseli kuskusuz iki usta icracisi bu eserin. Kazancı'dan dinlediğimde çok küçüktüm. Ibo Show'da söylemişlerdi: O sahne gitmez gözümden, tutamayıp kendimi bagira bagira söylemiştim mutfakta, evde misafirler varken (sonra ne olduğunu anlatmayacağım!), tabii ezberlemek dünyanın en kolay işi malum çocukken benim için. O yaştan atlamıştım müzik işlerine. Her ne kadar bu yaşta çıkmış olsam da o yaşta var imiş canım bir şeyler. Ha olur da merak ediyorsaniz soyleyeyim, o yaslarda var olan seyler ne yazik ki artik YOK: Aşağıdaki videoda da nasıl güzel şarkı sözü unutabildiğimin kanıtı mevcut. İşte yaş ilerliyor. Dostlarla meşkin keyfi bambaşka, söz unutmak bile keyfi kaçırtmadan dinletiyor insana şarkıyı. Hem İzzet Altınmeşe bile karıştırıyor söylerken benim unutmam çok mu?

Grup KNAR'in muazzam ermenice albümünde de ermenicesi mevcut.



Bir de Yervant Bostancıyan versiyonu mevcut tabii.
http://www.facebook.com/video/video.php?v=437197070802&ref=mf

Tabii Celal Güzelses çevirisiyle söylenmiş saçma bir türkçeleştirilmiş icrası da mevcuttur. Tavsiye dahi etmiyorum.

İzzet Altınmeşe yorumu da dinlemeye değer. Bir de dost meclisi var ki insana hissettirdiğiyle beraber dinleyince hepsinden güzel oluyor..

Buyrun;

ilk

Bu türküyü bilmeyen var mıdır ki acep?

Kendimi bildim bileli söylerim diyorsunuz del mi? Ben de..
Günün ciddi bir kısmını müzik dinleyip kalan kısmını da söyleyerek geçiren ben gibi birinin bu kadar bilindik bir türküyü duyar duymaz ilk duymuscasina urpermesi de neymiş demeyin.
Neşet baba söylemiş,söyleteni de olmuş..

Biz de dinliyoruz işte,dinleten de var adama...